Formula 1, 2026 yılında önemli bir dönüşüm sürecine girmeye hazırlanıyor. Sporun 75 yıllık tarihinde meydana gelecek olan bu büyük değişiklikler, şasi, aerodinamik yapı ve motor teknolojilerini kapsıyor.
Yeni güç üniteleri, toplam gücün %50’sini Motor Jeneratör Ünitesi (MGU) aracılığıyla sağlayacak. Bu düzenleme sayesinde elektrik enerjisine olan güven arttırılacak ve özellikle sıralama turları üzerinde önemli etkiler yaratması bekleniyor.
2022 yılında tanıtılan “ground-effect” yani yer etkisi ile uyumlu mevcut araç dinamiği, 2026’dan itibaren yeni güç ünitesi ile değişime uğrayacak. Mevcut yer etkisinin araç performansında büyük rol oynadığı bu dönemde, McLaren, tasarladığı 2025 modeli MCL39 ile dikkat çekici bir üstünlük sağladı ve Formula 1’de yeni bir standart oluşturdu.
2026 yılına yönelik hazırlıklara erken başlayan takımların sayısında, yaz arasından sonra artış bekleniyor. Yeni kural setine odaklanan takımların, McLaren’a olan rekabetinde önemli bir dezavantaj oluşturmayacağı ve İngiliz ekibinin performansında keskin bir düşüş yaşanmadığı sürece şampiyonluğu koruma ihtimali yüksek.
Bazı takımlar, McLaren’ın da deneyimlediği gibi mevcut yer etkisi formülünün gelişim alanını daralttığını belirtmekte. Bu nedenle, sahadaki dinamikleri yeniden şekillendirmek ve mühendislerin yaratıcı fikirleri hayata geçirebilmesi için yeni bir kural setinin gerekliliği ortaya çıkıyor.
Eski Aston Martin teknik direktörü Dan Fallows, mevcut nesil araçların hala geliştirilebileceğini savunarak, kuralların birkaç yıl daha sabit kalması durumunda McLaren’ın Q1’den çıkmakta zorlanabileceğine dikkat çekti. Raceteq’deki bir köşe yazısında, “Takımlar 2026 için tamamen yeni araç geliştirmeye yoğunlaşırken, 2025 için olan gelişimler yavaşlayacaktır.” ifadelerini kullandı.
Dan Fallows, Aston Martin F1 Takımı Teknik Direktörü
Fotoğraf: Zak Mauger / Motorsport Images
Fallows, “Takımların ana bileşenlerinden daha fazla yere basma kuvveti elde etmesi giderek zorlaşıyor. Yakın dönemde araçların tabanlarında yenilik görmedik.” dedi.
“Ancak performansı artırmanın birçok yolu mevcut.”
“Yarış sırasında lastik sıcaklığını yönetmek, sürücülerin lastik ömrünü koruma çabaları için son derece kritik. Özellikle de yol tutuşu sınırında olan araçlarda ısı yönetimi, viraj girişinde arka aksın kaymasını engellemek adına büyük bir önem taşır.”
“Mevcut kuralların birkaç yıl daha geçerli olması durumunda ve eğer McLaren’ın gelişimi gridin diğer takımlarına oranla yavaşlarsa, 2026 yılı sonunda Q1’den çıkmakta zorlanabilirler.”
“Hızın gerisinde kalan takımların durumu, bu sürecin ne kadar önemli olduğunu kanıtlıyor.”
“İronik olan ise, takımların 2026 kurallarına odaklanmasının, 2025 yılında daha yakın ve heyecan verici yarışlara katkıda bulunması.”
Fallows, mevcut kuralların değişmemesi halinde gridin daha rekabetçi bir hale geleceğine inandığını ve Formula 1’in 2026 için planladığı kapsamlı teknik düzenlemelerin sporun geleceği için doğru bir karar olduğunu vurguladı.
“Mevcut kurallar mükemmel değil, güvenlik ihtiyaçlarının artmasıyla birlikte araçlar ağırlaştı. Ayrıca, araçların büyük boyutları dar pistlerde yarışmayı da zorlaştırıyor.”
“Öndeki rakipleri geçebilmek için hala DRS’ye büyük ölçüde bağlıyız. F1’de yetenekli takımların yenilik yapma potansiyeli varken araçların benzer görünmesi üzücü bir durum.”
“2026 kurallarının tüm bu sorunları çözmeye yönelik adımlar atmasını bekliyoruz. Taraftarlar da rekabetçi sıralamanın değişim ihtimalini heyecanla karşılayacaklardır.”
“Bu değişimin bir kısmı güç ünitelerinden kaynaklanacak. Bazı üreticiler, daha büyük enerji depolarından ve Motor Jeneratör Ünitesi-Isı (MGU-H) bileşenlerinin kaldırılmasında daha başarılı olduklarından, bu durum önemli bir performans faktörü haline gelebilir.”
“Aerodinamik düzenlemeler, yoğun bir şekilde şekillendirilmiş tabanlardan, öncekilerle daha uyumlu bir konsepte geçişi simgeliyor.” dedi.
Russell’dan Antonelli’ye destek: “Deneyimine rağmen çok iyi bir iş çıkarıyor”