Ocon’dan Domenicali’ye yanıt: “Her şeyi kökten değiştirmeye gerek yok”

0

0

Fransız pilot, sprintlerin her Grand Prix’ye eklenmesinin “aşırı” olacağını belirtirken, bazı uzun yarışların kısaltılabileceğini kabul etti ancak strateji unsurlarının korunmasının önemini vurguladı.

Monza’da açıklamalarda bulunan Ocon, “Farklı formatlar denendi, sprintler, alternatif lastik tahsisi… Bence köklü bir değişikliğe gitmeye gerek yok. MotoGP tarzı her yarışta sprint yapmak biraz fazla olur, bu durum şovu da geliştirmez. Taraftarlar elbette daha fazla yarış görmek istiyor, fakat bir Grand Prix’nin de heyecan verici bir deneyim sunduğunu unutmamak gerekir.” şeklinde konuştu.

Singapur gibi iki saati aşan yarışların biraz kısaltılabileceğini ifade eden Ocon, Spa gibi strateji odaklı pistlerde bunun uygun olmayacağını belirtti: “Uzun yarışlarda stratejiler bir araya geliyor ve son bölümdeki heyecan artıyor. Zandvoort’ta son on turda yaşananlar, asıl heyecanın orada başladığını gösterdi.”

Antrenman seanslarıyla ilgili soruya da yanıt veren Ocon, daha az antrenman fikrine açık olduğunu dile getirdi: “Araçları ayarlamak için zamana ihtiyacımız var ama bu durum izleyiciler için her zaman ilgi çekici olmayabilir. Belki tek bir antrenman seansı ile başlayıp ardından sıralama ve yarış yapılabilir. Hatta haftayı doğrudan sıralama ile başlatmak da ilginç bir fikir olabilir. Bu, takımları zorlanmaya sokar ancak izleyiciler için eğlenceli olabilir.”

Esteban Ocon, Haas F1 Team, Oliver Bearman, Haas F1 Team

Fotoğraf: Joe Portlock / LAT Images via Getty Images

Ocon, kalan dokuz yarıştan özellikle Singapur’u dört gözle beklediğini belirtti: “Monaco ve genel olarak sokak pistlerinde oldukça iyi performans gösterdik. Singapur’u çok seviyorum ve güncellemelerimiz de bu tip pistlere yönelik. Cumartesi günleri toparlanmamız gerekiyor çünkü sıralamada zorlandık, ancak Pazar günleri güçlüydük. Hiçbir pistten çekinmiyorum.”

Mevcut araçlarla ilgili görüşlerini paylaşan Ocon, 2022’de yürürlüğe giren kural setinin başarılı olduğunu düşündüğünü ifade etti: “Geçişlerin daha kolay hale geldiği kesinlikle doğru. Bu kuralların en büyük avantajı bu. Zandvoort’ta birbirimizi ne kadar yakından takip edebildiğimizi gördük. Başlangıçta bazı beklenmedik durumlarla karşılaştık, örneğin araçların zıplaması gibi. Araçlar oldukça sertti ve sürmesi zordu. Ama şimdi çok daha hızlıyız, lastikler daha iyi ve araçlar daha dengeli. Genel olarak başarılı bir kural seti.”

Yeni dönemde DRS’nin kaldırılacağı ile ilgili Ocon, önceliğin araçların kendisinde olduğunu vurguladı: “Öncelikle geçişleri düşünmeden önce, bu araçları tek başına sürmek bile başlı başına büyük bir olay olacak. Enerji yönetimi ve hız dengeleri oldukça karmaşık bir hal alacak. 2026 kesinlikle ilginç bir yıl olacak.”